Değerli meslektaşlarım, Covid 19’un bizleri evlerimize
hapsetmesinin kendi adıma 70.gününde ülkemizin, dünyanın, mesleğimizin geleceği
konusundaki tedirginliğim ve devamındaki büyük belirsizlikler devam ederken;
meslek örgütümüzün yaptıklarını, yapmadıklarını veya yapamadıklarını izliyorum.
Tabii bir de yapmak istemedikleri de olabilir... Ancak ona kafa yormuyorum
açıkçası… Bir kere çok açık ve somut olarak ortaya çıktı ki meslek birliğimizin
kriz planı yok (muş)! Olmalı hem de yöneticilerin insafına bırakılmadan ve
herkesin içeriğini bileceği bir planın ve uygulamanın olması gerekir. Hem de
onların ne yapıp ne yapmak istemediklerine bakmaksızın olmalı…
Bu kriz planının rehber üyelerimize yönetici, delege veya
başkaca bir sıfatları olmaksızın hepsine anlatılması ve gerekçelendirilmesi
gerekiyor. Bu kriz-planı yasaya konulamaz, yönetmeliğe konulabilir ancak
yönetmeliği değiştirme süreci çok meşakkatli ve bakanlık eşgüdümüyle yürüdüğü
için en uygun yol birlik yönetiminin hemen bir tüzük çalışmasına gitmesidir.
Tüzük bağlayıcıdır (kanunlara ve yönetmeliklere uygun olduğu
müddetçe), seçilecekleri bağlar ve kapsayıcı olarak düzenlenebilir. Tüm
meslektaşlarımızı tartışmaya ve işlerin takibi açısından konulara ortak etmeyi
uygun görüyorum. Tüzük işinin başka yönetimleri bekleyecek durumu yok bence
acilen bir şeyler yapılmalıdır. Acil gördüğüm konuları şu şekilde saydım.
• Tureb YK
acilen bir tüzük hazırlayarak; küresel salgın hastalık ve benzeri aciliyet gerektiren
durumlarında yapılacak çalışmaları peşinen hazır tutmalıdır. Böylesi durumların
seçilecek yönetimlerin yönetim kabiliyetine, dünya görüşüne, takdir yetkisine
bırakılmadan tüzük eliyle zorunlu hale getirilmesi zaruri bir ihtiyaçtır.
• Tureb YK
elindeki RBS verilerini kullanarak yaş, sigorta, kalıcı hastalık veya düşkünlük
gibi üyelerin maruz kaldığı/kalacağı zor durumlardan etkilenecek üyeleri tespit
etmelidir; bunlardan yaşları dolaysıyla kısıtlamaya maruz kalarak, ilaçlarını
alamayanlar, ihtiyacı olanlar, tedaviye götürülmesi gerekenler, alışveriş
ihtiyacı olanlar için saha çalışmasını odalar vasıtası ve gönüllüler eliyle yapmak
zorundadır.
• Bahsi
geçen tüm iş ve işlemlerin ücretsiz yapılması gerekir.
• Tureb YK
kriz plan ve örgütlemesi yaparak krizlere yıllık belirli bir ücreti (bütçenin
veya sınav gelirlerinin veya gezi gelirlerinin oranı tüzükte belirlenebilir)
kenara koymayı taahhüt etmeli veya alt yapısı sağlam bir mesleki yardım sandığı
oluşturmalıdır. Hatta daimî gelir elde edebileceği enstrümanlar geliştirerek
ciddi birikimler yapmalıdırlar. Krizde anlaşıldı ki parasız bir birliğe
kimsenin ihtiyacı yok.
• Bu
paraları yatıracağı banka veya bankalarla da herhangi bir aracı olmaksızın (bizim
durumuzda bakanlık gibi) tüketici kredisi veya mikro kredi veya faizsiz ve
masrafsız kredi pazarlıklarını kendisi sürdürmelidir.
• Kriz
nedeniyle çalışamayacak olan meslektaşların eylemli olmak için ödedikleri kart
ücretleri konusunda pandemi-küresel salgın veya mücbir sebep durumlarında
üyelere ne şekilde kolaylık sağlanacağını veya ücret iade oranlarını da ortaya
koymalılar.
• Eğitim
gezilerinin esaslarının (hem eğitmen seçimi hem de acente seçimine ilişkin
objektif ve açık ilkeleri bulunan nesnel koşulların belirlenmesi suretiyle)
tüzükle belirlenerek şu andaki rezalet durum ortadan ebediyen kaldırılmalıdır.
• Odalarda
ve birlikte çalışanların özlük hakları ve benzeri durumlar da tüzükle
belirlenmeli; oda veya birlik yönetimlerinin keyfine bırakılmamalıdır.
• Çok büyük
masraf teşkil eden genel sekreterlik müessesinin profesyoneller eliyle değil
meslektaşlar arasında yapılmak suretiyle çok daha ekonomik hale getirilmesi.
·
Rehber üyelerin bilgilendirilmesi hususunun belirlenmiş
ve duyurulacak tarihlerde düzenli olarak sürmesinin bir zorunluluk haline
getirilmesi gerekir.
•
Bu süreçte meydana gelen çok sayıdaki rehber
ölümlerinin meslek kaynaklı olmasından dolayı çok acilen 5510 sayılı Sosyal
Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda “fiili hizmet zammı” olarak
geçen yıpranma payı ile çalışma koşullarının ağır olması sebebiyle diğer
mesleklere nazaran daha fazla efor sarf edilen ve diğer mesleklerden daha fazla
yıpranmaya maruz kalınan işlerde daha çabuk emekli olunması için bu kanundan
faydalanmak isteyen; Türk Hemşireler derneği, Türkiye Denizciler Sendikası,
Demokrat Eğitimciler Sendikası, Yargıçlar ve Savcılar Birliği ile temas kurarak
ve meslektaşların ölüm istatistiklerini de barındıran bir çalışmanın yapılarak meclisteki
tüm partilere gidilmesini aciliyet sayıyorum... Hatta yeşil pasaporttan bile
acil bence...
•
Son olarak tüm bu önerileri dinleyecek ve
ciddiye alacak yöneticilere ihtiyacımız var. Kendisini emek bileşeni gören,
mesleğimizin emekçi karakterinden ısrarla uzaklaşarak akademik kariyer statüsü
ekleme meraklısı olmayan; 14.000 kişinin ödentileri ile kendilerini cilalamayan,
“fildişi kulelerinden “inerek, insanların sıkıntılarına çözüm üretmeye istekli
olan, ahbap-çavuş ilişkileri kullanarak eğitim gezilerini kapatan ve genç
meslektaşları yönetici seçimlerinde yönlendirmeyen, hepimize aynı göz hizasından bakmayı
becerebilen kendisiyle barışık ve kendisine ve makamlara çok da fazla önem
atfetmeyen yöneticiler lazım. Gerektiğinde kavgayı da göze alabilecek… tabii
bir de bu satırları okuduktan sonra tepkilerini ortaya koyacak meslektaş da
lazım… Sevgilerimle…
Eline sağlık
YanıtlaSilTeşekkürler, çok yerinde öneriler bütünü. Hiç fazlası yok, belki bir çalıştayda üzerine eklenecekler dahi çıkacaktır diyeceğim ama çalıştay düzenleyecek ve katılacak meslektaş da lazım...
YanıtlaSilHarika öneriler bunlar�� Tureb zaten bu maddelerin çoğunun çalışmasını yaptığını canlı yayınlarda dile getiriyor ve bu bir süreç işi olduğu için bitince göreceğiz diye düşünüyorum. Mehmet hocam, sarsilmaz düşüncem odur ki eleştiri bir yönetimin elindeki en değerli şey; fakat yersiz ve sırf muhalefet olmak için, kendini ön plana çıkarmak için, kisacasi kompleksli egosunu beslemek için yapılıyorsa motivasyon kırıyor, haksızlıktan ve ahlaksızlıktan öteye de gitmiyor, bunu da deneyimliyoruz. Birliğimizin bu önerileri dikkate alacağını umut ediyorum ve kaleminize kuvvet diyorum���� herkesin ortak amacının mesleğimiz ve meslektaşlarımızın iyiliği olduğu suphesizligiyle, sevgiler ��
YanıtlaSilEmojilerim soru işareti olarak çıkmış olsa da
Sil