Turizm Cenneti
Türkiyemiz......
Doğası-tarihi-Kültürel
değerleri saymakla bitmez....
Kadim
Kültürlerin-Değerlerin-İnançların-medeniyetlerin beşiği...
"Meryem ana dünkü
çocuk sayılır" Anadolu karşısında...
Ucuz işçilik cenneti
memleket...
Karlı yatırımlar
cenneti....
Maliyetler çok düşük...
Sendikalaşma oranı
düşük...
Saat ücretleri komik...
Asgari ücret 846 TL...
Hizmet sektörü hızla
gelişiyor...
Tesislerin kalitesi
yüksek...
Araç-gereçlerin...
Teknoloji ileri düzeyde...
İnsan kaynağı-potansiyeli
çok fazla...
Devlet desteği can suyu...
Teşvikler-krediler-faizler
çok uygun...
Krizler teğet
geçer-istikrar bozulmaz...
Yasalar sermayenin ülkeye
girişini teşvik eder...
Sermaye karşıtlığı
suçtur-darbeciliktir-turizm lobisinin işidir veya "marjinal"
eğilimdir...
Çalışanlar patronlarına
yakın olmayı "görev" bilirler...
Patrona karşı olanlara
palalı-satırlı veya sopalı karşı koyarlar...
Çalışanlar
meslektaşlarını satma konusunda hünerlidirler...
Turizm personeli istemediğin
kadar çoktur...
Dil bilen-bilmeyen...
Her şey-dahil Otellerde
"staj" adı altında küçük yaşta çocuklar
çalıştırılır...
Mevsimlik işçi olarak
sözleşmeleri kaleme alınır...
Yılları dolmadan kıdeme
hak kazanmadan sözleşmeleri feshedilir...
Binlerce Otelden ancak
birkaçında sendikal çalışan mevcuttur...
Mesai saatleri-fazla
mesai-resmi tatil vs gibi kavramlar turizmde yoktur...
Acentelerin de esnafa-lokantacıya-tesis sahibine ve memlekete gücü yeter...
Birlikte çalışmanın ön
koşulu peşin olarak avans almadır...
Onlar da çalışanlarının
haklarından keserler...
Memleketi 99 avroya
hapsedebilirler...
Maliyetleri çalışanlarından
çıkarırlar...
Faaliyet gösterdikleri
aylarda maaş verir; göstermedikleri dönemlerde ödemezler...
Reklamlarını yaparken
"sosyal sorumluluk projeleri" üretirler...
Hem sömürürler hem
"insani" söylemle şov yaparlar; medyaya demeç
verirler...
"İnsani söylem"
e karşın "insani" talepleri duymazdan gelirler...
Rehberlerden maliyeti
satışlarıyla dengelemelerini isterler...
Rehberlere sahte sözleşme
dayatırlar...
Dilleri dışında gruplara
rehberlik etmelerini isterler...
Sözleşmelerin stopajlarını
rehberlere ödetirler...
Yevmiyelerini hanutlarına
mahsup ederler...
Yol boyundaki tesisleri
haraca bağlarlar..
Tesisçiler ise
birbirlerinden iş çalmak için haracı yükseltirler...
Şirketleri zararlarına
"ortak" ederler...
Memleketin "sözüm
ona" el sanatlarının reklamını yapıp uzakdoğu menşeili
emtiyasını pazarlatırlar...
Lokantacıya kadeve dahil 5
tl öderler lokantacı da mutfağında kimya laboratuvarı
oluşturarak potasyum ve soyadan gıda deneyleri başlatır...
Taşımacılara yakıt
tasarrufu konusunda baskı yaparlar...
Taşımacılar da şoförlere
yakıt tasarrufunda bulunmalarını ve yüzde hesabı ile yakılacak
yakıtı dayatırlar, onlar da fazla yakarlarsa ceplerinden
öderler...
Şoförler de yakıta yağ
katarlar ki ceplerinden para çıkmasın...
Turizm şoförleri uykusuz
olarak 3 gün araç başında bulunabilirler...
Yattıkları yerler benzin
istasyonları- araçların bagaj bölmeleri ile memleketin bilumum
park ve bahçeleridir...
Otellerde kaldıklarında
ortalıkta fazla görünmemeleri istenir...
Yüksek karlı turizm
işletmelerinde asgari ücret bandında kalifiye eleman
çalıştırılır...
Otel genel müdürleri
işletme müdürü adı altında 1500 TL bandında çalıştırılır...
Kriz anında hemen
çalışanlardan tasarrufa gidilir...
Rehberler mi ?
Anti depresan bağımlısı
mı olmuşlar ?
Şizofrenik davranışlar mı
sergiliyorlar ?
Alkol mü alıyorlar ?
Strese bağlı
rahatsızlıklara mı tutuluyorlar ?
Fıtık mı olmuşlar ?
Hanutçuların saldırılarına
mı maruz kalıyorlar ?
Aile bağları mı
zayıflıyor ?
İş alanları kılavuzlar-
kaçaklar- yabancılarca mı zaptediliyor ?
Odaları acentelerle
işbirliğine mi gidiyor ?
Dayanışma güdülerini mi
kaybetmişler ?
Haklarını savunmayı hiç
mi düşünmüyorlar ?
Hakları istiyorlar mı ?
Haklarını "nasılsa
verilmez" diye mi istemiyorlar ?
İstemeyi denemişler (
istiyorlar mı ?) mi ?
Bir arada dururlarsa
verileceğini bilmiyorlar mı?
Bilmek mi istemiyorlar ?
Neyi veya kimi bekliyorlar ?
(Godot'u mu ?)
Aman boş verin tur alın da
bakarsınız yan geliriniz olur...
Hak- Hukuk senin neyine...
Dua et madende çalışmıyorsun...
Not: Soma'da yaşamını
yitiren tüm Emekçilere rahmet dilerim.Emek sömürüsü konusunda
biz rehberlerin de en az diğer tüm emekçi kesimler gibi mücadele
edip; iş güvenliği ve haklarımız konusunda kararlılıkla
mücadele etmemiz gerekiyor. Maden ocakları ne kadar az
denetleniyorsa turizm sektörü de tüm bileşenleri ile o kadar az
denetleniyor. Salt kendi haklarımızı savunarak cennet ülkemizi
ne demokratikleştirebilir ne de yaşam hakkını savunabilir ne de
ölümlü iş kazalarını önleyebiliriz. Soma unutulmamalı; ayrıca
tüm sektörlerdeki emeği ile geçinen insanlarımız için bir
milat olmalıdır...Sorumluların cezasını çekmesi dileğiyle...