6326 sayılı
Turist rehberliği Meslek yasasına göre turist rehberleri;
1-Ya Serbest
Meslek erbabı olarak,
2-Ya da 4857
sayılı İş yasasına tabii olarak çalışırlar.
Bu ilk durumda
yani, serbest meslek erbabı rehber yasaca belirtilmiş ve her yıl
yeniden değerlendirme oranı gereğince artırılan transfer,günlük
tur,paket tur veya yarım günlük tur gibi tanımlarca birbirinden
ayrılmış ve turun süresini belirten kriterler ölçüsünde
kazanç sağlarlar.
İkinci durumda
ise ülkemizdeki tüm iş ve hizmet sözleşmelerinin tabii olduğu
iş yasasına göre aylıklı olarak çalışabilirler.
Ikinci durumda
aylık olarak ne kadar kazanabileceklerini (azami veya asgari)
öngören her hangi bir kriter veya belirlenmiş bedel yoktur.
Yine ikinci
durumda rehber kişilerin aylık olarak istihdam edilmeleri durumunda
Sgk primleri işveren tarafından ödenir.
Bir rehberin
seyahat acentesine bugünün maliyet hesapları göz önüne
alındığında aylık olarak çalışırsa maaş+sgk primi olarak
yaklaşık maliyeti 1800 TL dolaylarındadır.
Aynı rehberin
serbest meslek erbabı olarak ayda 20 gün istihdam edildiği
varsayılırsa maliyeti 5620 TL dolaylarındadır.
Seyahat
acenteleri rehberlik hizmetini bir "aracı" veya "taşeron"
firmadan tedarik eder ise söz konusu firmaya günlük olarak 150 TL
dolaylarında bir bedel ödeyecek ve Sgk primi maliyetinden
kurtulacaktır.
"Aracı"
veya "taşeron" şirket ise günlük olarak alacağı 150
TL ile bünyesinde istihdam edilen ve işçi statüsündeki rehber
meslektaşa aylık olarak 1400 TL vermek suretiyle (rehberin ayda 20
gün çalışacağı varsayımıyla) işçisi aracılığıyla 1200
TL kazanç sağlayacaktır.
Tüm bu bahsi
geçen maliyet ve masraf dökümü her ne kadar "yasal"
görünse de meslek ilkeleri açısından kabul edilemez bir olgu
durumunu almıştır.Şöyle ki meslektaşlarımızın çalışma ve
emek edimlerinin bu denli etik dışı yollarla sömürülmesine izin
verilmemelidir.
Meslek yasası
gereği en az üniversite mezunu olması zorunlu , ayrıca en az bir
yabancı dili çok iyi düzeyde konuşabilen bir insanın Sgk
kodlamasında yer alan "rehberlik" meslek kodunun ancak
asgari ücretin biraz üstünde olması, bu nitelikli meslek
sahiplerini bu çok düşük gelir bandına mahkum etmemelidir.
Meslektaşlarımız
kendilerine sunulan bu aylık ücretleri kabul ederek mesleki genel
kazançları doğrudan etkilemektedirler.
"Aracı"
veya "taşeron" firmaların günümüz neo kapitalist
düzeninin ayrılmaz bir parçası olduğunu unutmadan hareket
etmeliyiz.Ancak seyahat acentelerinin alelade bir hizmet yerine
kaliteli hizmet üretme gibi bir zorunlulukları olduklarını
unutmuş olmaları son derece üzücü.Düşük maliyet peşinde
olmaları anlaşılır olsa da "toptan" aldıkları
hizmetin son derece kalifiye insanlarca yerine getiriliyor olması da
bir o kadar üzücü.
Sorunun çözümü
konusunda bir kaç alternatifi sıralamakta fayda var.
İlki iş
yasasına bağlı olarak istihdam edilecek rehberlerin bir sendika
altında örgütlenmeleridir.Bu sayede toplu iş sözleşmesi yaparak
en üst düzeyde haklarını savunabilirler.
İkincisi söz
konusu iş ve para kaybına bilerek ve isteyerek sebep veren
meslektaşların davranışlarını meslek etik ilkeler çerçevesinde
değerlendirerek disiplin soruşturmasına konu edilmeleri (*).
Üçüncü yol
buralarda çalışmayı düşünen rehber meslektaşların meslek
birliğince tavsiye edilen (kabul edilebilir) bir maaş talep
etmeleri.(Bu piyasa fiyatlandırmasını ilk elden etkileyecek ve
rehberlik ediminin kıymetini ortaya koyabilecek bir tavır olur.)
Dördüncü yol
ise maaşlı-aylıklı olarak çalışmamayı özendirerek
meslektaşların serbest meslek erbabı olarak çalışmasının
özendirilmesidir.(Bu konuda tüm meslek odaları bu hizmeti ücretsiz
olarak vermektedir.)
Beşinci çözüm
ise Sgk kodlamasının güncellenerek maaşların artışını
sağlamaktır.(**)
Altıncı çözüm
ise yönetmelikte yapılacak bir müdahaledir (***) hem aylık maaşlara
ilişkin bakanlığın zorlanması hem de sözleşme yaparken
acentelerin gerçek kişilerle sözleşme yapmasına yönelik bir
zorlama.Dikkatinizi çektiyse her iki durumda da bir zorlama
olacak.Yani yasaların zorlanması.Bu iki durumda idari mahkemelere
taşınabilir meselelerdir.(kaldı ki bakanlık rehber ücretlerinin kendi yetkilerinde olduğunu ona yönetmelikte müdahale ettirmeyeceğini defalarca belirtmiştir.)
Yedinci ve en
ideali tüm meslektaşların kendi değerlerini bilmeleri ve günlük
olarak bakanlığın takdir ettiği bedel nispetinde aylık maaş
talep etmesidir.( genelde 10-15 günlük yevmiyeden az olmamak
kaydıyla) Yani etiğe-ahlaka uygun duruş beklenmektedir.Ne kadar
beklenirse...
* (Yeni yönetmeliğin yayınlanması ile gündemdedir.)
** (Görüşmeler devam etmektedir.)
*** (Yönetmelik Başbakanlıkta ve tüm incelemelerden geçmiş durumdadır )
* (Yeni yönetmeliğin yayınlanması ile gündemdedir.)
** (Görüşmeler devam etmektedir.)
*** (Yönetmelik Başbakanlıkta ve tüm incelemelerden geçmiş durumdadır )