20 Ekim 2011 Perşembe

Sahi..Nerede kalmıştık??...

Almanca rehberlerin eyleminin üzerinden yaklaşık olarak 3 ay geçti.Eylem esnasında eyleme yön veren çevreler için birçok söylenti türetildi.”Efendim bu herifler zaten tuzu kuru insanlar senin benim gibi işe ihtiyaçları yok” dendi veya “bunlar zaten acente kuracaklar o yüzden rehber ayartıyorlar “ dendi hatta “bunlar falanca yabancı operatörünün adamı ve falanca acenteyi batırmaya çalışıyorlar” dendi.İşi daha fazla ileri götürenler olduğu gibi geçmişte rehber örgütlerinde yöneticilik yapmış olanlardan kimileri eylemin zora gireceği görüldüğü anda gemiyi terk ederek sanal alemde yeni sayfaların oluşmasına ve eylemin yönetimi konusunda eleştirilere başladı.Şimdilerde ise gelecekteki oda seçimlerine yönelik çalışmalara başlayarak yandaş toplamaya başladılar.Velhasıl kelam rehber camiasının içinde bulunduğu şaşkınlıktan faydalanmaya başlayan çevrelerin iktidar olma çabalarının rehber mesleğinin geliştirilmesi ve haklarının iyileştirilmesi isteğiyle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.Çok üzücü…
Daha da üzücü olan gelinen süreçte çalışmak zorunda olan ve eyleme açıkça destek veren kesimler hakkında yürütülen karalama kampanyası.Deniliyor ki ”…hani düşük yevmiyeli işe çalışmayacaktınız? … ” veya “ …o kadar eylem yaptılar bak tıpış tıpış döndüler…” veya “..hem gaz ver millete sonrada iş peşinden koş..” gibi.Sevgili rehber arkadaşlarım demek ki eyleme gönül veren çevrelerin sanıldığı gibi kıyıda-köşede milyon dolarları yokmuş .Kira-irat-rant gelirleriyle geçinmeleri mümkün değilmiş ve de çalışarak hayatlarını sürdürmeleri gerekirmiş …Demek ki çalışıyor olmalarının da herhangi bir ayıp yanı yokmuş..öyle değil mi?Aynı zamanda işlerine devam eden arkadaşların da utanıp-sıkılmasına da gerek yokmuş…değil mi?? Arkadaşlarımızın her şeyin farkında olduklarını ve davranışlarının hangi anlama geldiğini bildiklerini biliyorum.Bazılarının vicdanen rahatsız olduklarını da biliyorum ama buna gerek yok ve çalışmakta ayıp bir şey de yok.Zira bilinmelidir ki bir ayıp varsa o da hakkını bilerek isteyerek yedirme noktasında oluşur.Yoksa kimseden yel değirmenlerine savaş ilanı beklenemez. Herkes her şeyin farkında…Amaç sistemi baltalamak veya sektörü bitirmek de değilmiş; sadece hak kavgasıymış biline. Eylemci çevreler olarak adlandırılan grubun bir üyesi olarak kolay yolu değil zor yolu; rahat yolu değil rahatsızlık veren yolu ve de oda-dernek-makam değil bilakis sadece hakkımızın peşinde olduğumuzu tekrar duyurmak isterim. Kimsenin hakkında, işinde, şirketinde, kazancında veya ünvanında gözümüz yoktur.(Allah mislini versin) Camiamızın içinde bulunduğu şaşkınlığın ve kafa karışıklığının tez elden atlatılacağına inancımız tamdır. Camiaya küsmek-gücenmek olmaz olur ise de camiayı terk etmek gerekir. Birbirimizi sevmeyebiliriz ancak birbirimize kayıtsız da kalmamalıyız.
Ayrıca sejoura yönelik eylem sonucunda sejourda gözle görülen bir iyileşme görüldü…Kış acentelerinde de onlara yönelik olmasa da iyileştirmeler oldu.Artık kimi acente çalışılan sürelerin sigortalarını ödemeye başladı,yevmiyelerde iyileştirmeler oldu ve bazılarında yevmiyelerden yapılan kaptan kesintileri ortadan kaldırıldı en önemlisi hak edişlerden yapılması muhtemel kesintilere de kimseler cesaret edemedi… Her şeyin doğal bir seyri vardır ve eylem süreci bir başlangıç oldu… Bundan sonrasını hep beraber yaşayarak göreceğiz.
Sevgili rehber büyüğümüz Selçuk Şahin’in tur esnasında kalp krizi geçirmesi durumu şüphesiz hepimizi üzdü.(Kendisine acil şifalar diliyoruz. Biliriz ki mücadele adamı Selçuk bu zorluğun da üstesinden gelecektir.) Bu üzücü olayın ardında ise sosyal güvence taleplerinin haklılığı bir kez daha ve somut olarak ortaya çıkmıştır.Tüm gününü ve enerjisini işine odaklayan ve acentenin her türlü sorumluluğunu taşıyan rehber meslektaşların sağlık ve emeklilik primlerinin çeşitli farklı sektörlerde ödediği de bir gerçektir.Yeni yasal düzenlemeye göre ise sektör dışında ve hatta başka bir acente üzerinden yapılan prim ödemeleri konusunda SGK iş ediminin yükleyicisi bulunan acente dışındakileri kabul etmiyor.Bu minvalde sevgili arkadaşlar Bağ-Kurlu ve dolaysıyla serbest rehber olarak çalışmıyor iseniz tur başında hastalanmamaya bakın veya acentelerinizle bu konuyu görüşün derim.Zira sağlıktan daha kıymetli hangi zenginlik vardır ki elimizde??

Bu Bir Veda Yazısıdır

 Rehber örgütlenmesi süreçlerinde yıllarını geçirmiş bir meslektaşınız olarak mesleki konulardaki son yazımı kaleme almaya karar verdim. ...